Bu bir ressamın eseri deseler yadırgamazdık…
Sinir bilimi gelişen teknoloji ile birlikte insan sağlığı için yeni yeni araştırmalar yapmaya devam ediyorlar. Henüz Otizmin, Alzehimer ya da Parkinson gibi problemlerin çözümlerini bulamasalar da yeni bilgiler edinmekte çok yol katettiler. Araştırmacılar bulgularını pop art hareketine paralel olarak erişilebilir hale getirmeye çalışıyorlar ve insan beyninin MR görüntülerini yayınlıyorlar.
Özellikle beyindeki nöronlar arasındaki iletişimi sağlayan moleküllerin nano ölçekteki hareketlerinin imajı, nöronlar arası iletişimi temsil eden imajın kalp şeklinde çıkması çok ilginç ve çarpıcı. İçimizde gerçekten farklı bir dünya var.Kalp severdi Nöronlar da kalp kalp atıyor demek…
Yunus Emre’nin deyimiyle
bir ben var bende
benden içerü
Beyindeki Nöronal İletişimi Sağlayan Moleküllerin İmajı
Özellikle beyindeki nöronlar arasındaki iletişimi sağlayan moleküllerin nano ölçekteki hareketlerinin imajı, nöronlar arası iletişimi temsil eden imajın kalp şeklinde çıkması çok ilginç ve çarpıcı.
Melek Kanadı Gibi Hareketler Kemirgen Korpus Kallozumundan
Bu görüntü,bir kemirgen beyinindeki korpus kallozum boyunca lif yollarını gösteren, difüzyon tensörü görüntülemeyi göstermektedir. Korpus kallozum, beynin sol ve sağ hemisferlerini birbirine bağlar. Renkler, yolların beyinde dolaştığı farklı yönleri temsil eder
Fare Spinal Kord Hareketleri tıpkı Kelebek gibi
Fare spinal kordunun bu kısmı, nöron çeşitlerinin çeşitliliğini gösterir. Pembe küçük nöronlar ağrı ile ilgilidir ve büyük yeşil nöronlar hareketle ilgilenmektedir.
Alzehimer Hastalığına Ait Bir Görüntü
Alzheimer hastalığında Tau proteini (altın) oluştuğunda hücre zehirlenir. Bu büyüleyici, gem benzeri kümelerin güzelliklerine bakınca çok yıkıcı olabileceklerine inanmak zor.
Göz ve Kara Delik Benzerliği
Bu da hemen hepimizin daha önce gördüğü görsel; Gözümüz ve Evrendeki Kara Delik’in benzerliği… Kendi gözlerinizin içine bakmadıysanız hemen bakın, şaşırtıcı benzerliği göreceksiniz.
Kosmos’un bileşenleri; bilinen en gizemli sonsuzluk içinde kendini, mikro ve makro kosmotik varlıklarda yeniden var ediyor gibi. DNA, bunun mikrokosmosdaki örneklerinden biri. DNA’mız kendi başına bir Kozmos!
Bu da hepimizi aynı evren içinde farklı evrenler haline getiriyor. Bir başka bakış açısı ile Bir’i oluşturan evrenler içinde evreniz….
2018 yılına bunun bilincinde olarak, sevgi, barış ve farklılıklara saygıyla girmemizi dilerim….
Serpil Gül
Orjinal görüntüler: https://theconversation.com/neuroscience-in-pictures-the-best-images-of-the-year-89077
Add Comment