Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan çalışmaya göre, yaşlı ve genç baba farelerin beyinlerinde farklı gen ekspresyon desenleri var. Üstelik farklılıkların çoğu otizm ile bağlantılı genleri içermekte.
Son yıllarda yapılan araştırmalardan yola çıkarsak, genç olmayan anne ve babalardan doğan çocukta otizm riski vardır denilmektedir ancak, hangisinin daha fazla risk taşıdığı da belirsizdir. DNA üzerindeki kimyasal etiketleri değiştiren genetik ve çevresel faktörlerin bu riski nasıl etkilediği tam olarak bilinmemektedir.
Kimyasal madde ya da ‘epigenetik’ belirteçler, bir genin dizilim düzeylerini artırıyor ya da düşürüyor olabilir. Diyet, hormonlar, kimyasal maruz kalma ve yaşlanma epigenetik etiketleri değiştirebilir.
Hem genetik hem de epigenetik değişikliklere bakmak için fareler üzerinde yapılan yeni çalışmada genç ve yaşlı baba farelerin beyinlerindeki RNA mesajlarının düzeyleri ölçülmüş ve genç babalar ile yaşlı babaların toplam RNA düzeyleri birbirlerinden farklı bulunmuş.
Ayrıca, genç babaların yavruları babalarından farklı 234 gen dizilimi ifade ederken yaşlı babaların yavruları 436 farklı gen ifade ediyorlar. Üstelik babanın yaşı ile etkilenen bağışıklık tepkisi, iltihaplı hastalıklar ve nöronlar arasındaki iletişime katılan genlerin neredeyse dörtte biri otizm bağlantılı.
Babanın yaşı çocuklarda otizm riskini nasıl etkiliyor tam olarak hala bilinmiyorsa da yeni çalışma, yaş faktörünün kendiliğinden veya bu mutasyonların etkisinden sorumlu olabileceği fikrini güçlendiriyor.
Çalışmada yalnızca RNA düzeyleri incelenmiş. Amaç, gen ifadesinde farklılıkların genetik mutasyonlar veya epigenetik etiketlerinin sonucu olup olmadığını belirlemek olmadığı için doğrudan epigenetik değişikliklere bakılmamış. Araştırmacılar, bir sonraki adımın bu olacağını söylüyorlar.
Serpilgül Vural
Referans
Smith R.G. et al. Mol. Autism 5, 24 (2014) PubMed
Add Comment