Zehra Puyan hanımefendiden yine bir bayram yazısı ile merhaba !
Her zamankinden farklı ve umut dolu bir yazı ile geçmiş bayramınızı kutlamak, çok güzel bir duygu.
Normal şartlarda benzer yazıları bloğumda paylaşmak adetim değilse de hem umut dolu olması hem de Zehra Hanımın ricası üzerine sizleri kendisinin yazısı ile başbaşa bırakıyorum.
Serpilgül Vural
Bayramı geride bıraktık,gelecekteki bayramları görme ümidi ile hayat mücadelesine devam edeceğiz. İçimizdeki yaşama coşkusunu hiç bırakmadan savaşacağız ve evlatlarımıza her an bir şeyler kazandırmaya çalışacağız.
Kurban bayramında herkesin dikkatini çeken; büyük bir mutlulukla söylüyorum ki Arda idi. Arda teyzesinde, bayram yemeğinde ve o kalabalığın içinde, o kadar uyumluydu ki herkes şaşırdı.
Uzun süre oturması,kuzenleri ile iletişimi, güler yüzlü hali, Arda’ya ne oldu sorusunu gündeme getirdi…………..
Arda 12-13 yaşından beri,oldukça agresif, öfkeli, camı kapıyı yumruklayan, ellerini ısıran, mutsuz, homur homur bir çocuktu. Otizmin ağır yükünü her zerresinde yaşayan çok ağır bir vaka…
Saçımı başımı yolduğum günlerdi, çaresizlikten yılmış, yaşama sevincimi neredeyse kaybetmiştim.
Önceden tanımadığım, sadece yazılarından bilgilendiğim, değerli bir insanla, otizm konulu bir röportaj yaptık. O insan, beni anladı, acımı kendi yüreğinde hissetti, eşinin otizm konusunda uzman bir doktor olduğunu bilmiyordum, bu karşılaşma, Allahın bana lütfuydu. Şuan bunun böyle olduğunu daha net görüyorum.
Bana verdikleri kan ve idrar analizlerini yaptırdım. Üç aydan beri önerdikleri ilaçları veriyorum Arda’ya. Bu kısa süre içinde, başkalarına göre küçük, bize göre ise büyük ilerleme kaydettik.
Arda yediği gıdaları, hiç sindirmeden atıyordu, sürekli ishaldi. İshal olmadığı zamanlarda ise ilginç dışkılar çıkarıyordu. Evde sürekli bir koku ve Arda’nın canhıraş çığlıkları vardı. Günde 5-6 kez altını kirleten çocuk, şimdi 1-2 kez ancak çıkıyor…
Sanki bağırsak ve anüs kaslarını kontrol edemiyor gibiydi. Şimdilerde, eğer tuvalete düzenli götürürsem hiç kirlenmiyor, iş tuvalette son buluyor. Bu kadarı bile bizim için büyük mutluluk.
Artık yavrum,daha güleryüzlü. Bana sarılıyor, birlikte uzun yürüyüşler yapabiliyoruz.
Yine ağır otizmli ama kendine ve bana zarar vermiyor,ellerini ısırması çok azaldı.
Bize göre anlamsız ama sadece onun hissettiği olumsuzluk yüzünden attığı acı çığlıklar pek yok artık.
Bağırsaklarındaki sorunların çözülmeye başlaması bile,onu olumlu etkiledi.
Kimse,bana otizmin tedavisi yoktur demesin. 17 yıllık tecrübemle sabittir ki Otizme eşlik eden, metabolizmal sorunlar giderilmedikçe, otizmli yavrular,bir arpa boyu yol alamayacaklar.
Artık ezberler bozulmalı, bu yavrulara daha fazla acı çektirilmemeli…
Ne iyi ki sizle yolum kesişti………..
Teşekkürler,Sayın Serpilgül hanımefendi,
Teşekkürle, Sayın Cem Kınacı
Arda’mın gülmesini sağladığınız için….
Zehra Puyan
Zehra Hanımla yaptığımız röportajı okumak isteyenler için linkimiz => http://ekemis.com/2013/04/26/otizm-annesi-zehra-puyan-ve-bir-otizm-hikayesi/
Add Comment