Ana sayfa İz Bırakanlar Otizm

İçimi Acıtan Şeyler…

anneler günüBen beni bildim bileli duygusalım…

Küçükken sakız satan çocuk görsem ağlar, bütün bir gün kendime gelemezdim. Bir de derlerki ‘koç burcu bencil ve kendinden başkasını pek düşünmez, yaramaz bir çocuktur’… İçimdeki ağlak yanın yükselenim balıktan geldiğini çok sonraları öğrendim…

Gerçi bu iflah olmaz duygusallığımı, çocukluğumda okuduğum Kemalettin Tuğcu kitaplarından edindiğimi de düşünmüyor değilim… O başka bir yazı konusu olacak kadar derin bir mesele…

Otizmle yakın tanışmamızdan sonra bendeki duygusallığın dozu bir hayli arttı. Evet biliyorum, böylesi trajik bir olay, her annenin duygu fırtınalarında savrulmasına  yetip de artabilecek kadar sarsıcı….

Bu gün twitter takipçilerimden Gözde’nin  otizmli kardeşi delikanlı Orkan ile olan resmini gördüm. İçim titredi, yüreğim dağlandı…  Bu sevgi dolu resim tüm günümü dağıttı. Gecenin dördü oldu ve ben hala uyuyamadım.Biz anneler hep gelecek kaygısı taşırız çocuklarımız adına…
Gün boyunca düşündüm, kendi duygu dünyamın muhasebesini yaptım. Genelde duygusalım evet. Ama bazı anlar, bazı resimler ve günler bende daha derin izler bırakıyormuş bu gün onu farkettim….

Yıllar önce oğlum henüz konuşmayı sökememiş 5 yaşında bir çocukken dolmuşta gördüğüm fıkır fıkır, konuşkan kız çocuğunu unutamam mesela… Daha 3 yaşlarında olabilecek boyutlarda. Ama nasıl konuşkan, hayat dolu bir ufaklık… Onu izlerken gözlerimden fışkıran yaşları çaktırmadan silmek için az çaba sarfetmemiştim. Yüzü hala hafızamda kazılı…

İnsanoğlu doyumsuz oluyor. Gün geldi Atacığım da konuştu. Hiç bir zaman o kız çocuğu gibi değil ama olsun derdini anlatabiliyor ya…

Bir de okullar açıldığında alışveriş yapan aileler, çantalar, önlükler, kitaplar, çeşit çeşit kalemler…

Klasik manada okullu oldu sayılmaz ama yine de elinden geleni yaptı çocuğum. Okuyor, yazıyor, kendisini oyalayabiliyor. Biliyorum ki bunlar için bile pek çok şeyi feda edebilecek aileler var. Ama işte insanız, daha fazlasını istiyor, umuyoruz. Elde değil ki…

Oğluşum şimdilerde  14 yaşında… Tam da flört edip gezip tozacak delikanlı çağında… Yaşıtı gençleri grup halde gezip eğlenirlen gördüğüm zaman içimde bir volkan kaynıyor sanki, üzerime bir hüzün çöküyor. Belki  o, bu duyguları hiç tatmayacak, yaşayamayacak…

Çok bilimsel araştırma yapılıyor  otizmi çözmek ve yenmek adına. Aslında umutluyum bu konuda. Ancak, birgün çözülse bile geçen yılların yaşanmamış,yaşanamamış duyguları yerine konulabilecek  mi????

Flört çağı dedim aklıma geldi.Anlatmadan geçemeyeceğim. Bizim delikanlı oldukça yakışıklı. Bilmeyen ilk anda otizmli olduğunu anlamaz. Bir gün restoranda onunla oturduk birşeyler yiyoruz. Karşı masaya yaşıtı kızlardan bir grup oturdu. O yaşta radarlar açık oluyor tabi olarak…Başladılar bizimkini süzmeye. Bakışıyorlar aralarında kikirdiyorlar, bizimkini kesiyorlar…Bu durum yarım saat felan sürdü. Anlamadılar durumu. Bizimki hiç pas vermiyor görüntüde…

Sanırım oldukça cool bir genç diye düşünmüşlerdi ki oğlişim eğildi ensemdeki saçları kokladı. Kızların yüzündeki ifadeyi görmeniz lazım, anlam veremediler,allak bullak oldular…

Yakında anneler günü kutlamaları var. Bu özel günde annesiz çocukları ya da çocuksuz anneleri düşünür üzülürdüm geçmişte… Oysa çocuklu olup da bu özel günü doyasıya yaşayamayan anneler de varmış. Yaşadım öğrendim…

Otizmli çocuklarımızın pek çoğu, annesinin kendisine ait bir parça olduğunu sanıyor. Kimileri bu kadarının bile farkında değil ya da farkında ama gösterecek durumda değil… Doğum nedir? Anne, baba nedir? Yaşam nedir?… Daha pek çok şeyin bilincinde değil…

Böyle günlerde en çok da bu annelerimizi sarmak kucaklamak istiyor insan. Özellikle de normal gelişim gösteren bir çocuğun ne olduğunu bile bilmeyen,bilemeyen anneleri…

İnsanoğlu pek çok şeye alışıyor, kabulleniyor… Ama içimizdeki gelecek kaygısı hepsinden baskın…

Sanırım bu gün Gözde ile abisinin resmi bana geleceğin  muhasebesini şimdiden yaptırdı. En çok da bu yüzden beni etkiledi …

Her otizmli çocuğumuz kendisini sevgiyle sarmış sarmalamış bir abla, abi, yakın akraba ya da devletin şefkatli kollarını bulabilecek kadar şanslı olabilecek mi???

Keşke, inşallah, belki…
Haydi artık birşeyler yapalım…..

Anneler günümüz kutlu ve mutlu olsun…

Serpilgül Vural

About the author

admin

14 Comments

Click here to post a comment

  • ANNELER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN 🙁 sizin yazılarınızı okuduktan sonrada ben bi süre kendimi ağlamaktan alamıyorum kendime gelemiyorum sevgi dolu umut dolu yazınız yine tüm günümü dağıttı 🙁

    • Seni üzdüğüm için üzüldüm Sarecim.:( İnan niyetim bu değildi. Yazmak,içimdeki sızıları dindirmenin bir yolu oldu benim için.Sizleri karamsarlığa itmek ya da benimle ağlatmak değil amacım.Her duygulu yazıda bir de gülümseten anılar,duygular paylaşmaya çalışıyorum. Ama konumuz yaranın ta kendisi olunca ister istemez üzüyor insanı….

  • acı yüreğinden beynine sızıyor insanın üzülmemek elde değil otizm mağduru bir kardeş ve çözüm bekleyen bir sürü şey olunca böyle oluyosun /oluyorum size sitem etmiyorum ayrıca kesinlikle yüzümüzü güldürüyosunuz büyük yüreğiniz için gönülden teşekkür ediyorum

  • Diğer yazılarınız gibi bu yazınızı da severek okudum. Ortak bir noktamızın var olduğunu da gördüm bu yazınızda . Bende Kemalettin Tuğcu’nun hikayeleriyle büyüdüm ve yazınızı okurken ağlayışımı da ben de sizin gibi Kemalettin Tuğcunun hikayelerine bağladım. Sonra gözü yaşlı düşüncelere daldım … daldım.. ve muhakkak bende bu yazıya yorum yazmalıyım dedim. Çünkü içinde gördüğüm haksızlıklara itiraz etmeliydim. Nedense toplum olarak, taşıdığımız güzel veya çirkin bir meziyeti bizden başka bir kaynağa bağlamak gibi bir huyumuz var . kimimiz kader derken kimimiz Koç’a Balığa ikizlere vs yıldızlara bağlarız, kimimizde ebeveynlerden birisine çekmişizdir muhakkak der geçeriz.
    Oysa sorunları olan oğluyla ruh ikizi gibi bütünleşmiş bu imrenilecek güzellikte duyarlı hanımefendiyi, yaratan Allah yaratırken yürek yerine merhamet pınarı koyarak yaratmış . Yok ağlak yanı balık burcundanmış, yok gözyaşları Kemalettin Tuğcu’dan etkilenmektenmiş.. bırak kardeşim bunları ya ..Sen ol Sen…. Allahın yarattığı en mükemmel varlık olan insan, sevgili anne, güzel anne.. Allah’ımın seni en sevdiğinle imtihan etmesine sebep olacak kadar sevdiği kadın. Tüm imtihanlarınızdan anlınızın akıyla çıkmanız adına dualarımla sizin ve sizin gibi kardeşlerimizin tümünün yanında olduğumu samimiyetle ifade ediyorum. Sizin gibi olan tüm annelerin karşısında Kadınlar Günü vesilesiyle saygıyla eğiliyor ve selamlıyorum.

  • Ne kadarda doğru ve güzel anlatmışsınız hem gülümsetiyor bizim hayatımız bazende ağlatıyor ..! fikirler duygular aynı çoğalması dileğiyle birşeyler yapalım dediğinizde varız ama yokuz bu böyle herkes toz olur felsefe şu aslında seninki kötü benimki iyi ben yürüyorum bana dokunmayan yılan bin yaşasın halbuki değil el kime değerse ve ne kadar çok şeyler yapabiliyorsak diyeceğimiz yerde malesefki böyle. çünki bizi bizim kadar çok fazlada insan anlamıyor aslındada bizdede var yok değil kişiler kendini gösterir zaten aslında ben değil biz olmayı bir becerebilsek kavralar eksik ..! sizinde değiniz gibi insanoğlu nelere alışmıyorki alışıyor ve kabulleniyoruz zaten önemli olanda bu dediğiniz gibi gelecek kaygısı baskın tabiki. şuan onları koruyup sarıp sarmalayan bizler dediğiniz yerlerde zannetmiyorum kendi çocuklarına katlanamıyorlar kaldıki bizmkileri koklayıp sarmalasınlar tabiki toplumda bilinçli insanlarda oluşmaya başladı . Bu güzel günümüzü sabrımızla sevgimizle kutluyor kucaklıyorum kızımla sevgili serpligül vural oğluşunuzuda tabiki:)

    • Bingül hanım o kadar haklısınız ki biz olmayı öğrenmemiz lazım. Ancak o vakit kabuslarımız son bulacak. Ama egolarımızı yenmeyi beceremiyoruz. Oysa otizm tam da bizi egolarımızdan vurmadı mı? Vurdu elbet… Ama yine de olmuyor olamıyor. Bu belki Allah ın bize uyarısıdır.Artık bir olmak vaktidir. Ama anlayana…..

      • Evet anlayana. az öz ve temiz biz birolsakda yeter çünki insanlar gerçekten birilerini peşine takılmış gidiyor herşey pramı parasız birşey olmuyormu olur tabiki hemde bal gibi olur paylaşırsak çoğalırız 🙂 ben ömrüm ne kadarsa o kadar evladımın ve tüm çocuklarımızla birlikteyim kızıma sözüm var anne sözü 🙂 bu satten sonra hayat sıtandartlarını yükseltmek güzel ve hakettikleri şekilde yaşamalarını sunmak haketmiyorlarmı hemde herkesten çok ? iyiki bizimler iyiki varlar 🙂 sevgiyle.

  • Bu yazıyı okuyup da,hüzünlenmemek,gözlerin dolmasını engellemek mümkün mü…?Kemalettin Tuğcu ağlatırdı evet,ama sonunda kötüler cezasını bulur,iyiler mutlu sona ulaşırdı…Benim,bizim yavrularımız,hak ettikleri mutluluğa ulaşacaklar mı?Umudumu kırmadan,iyi şeyler olmasını bekliyorum…Anneler günü anlamlı ama beraberinde derin hüzünler barındırıyor.annesiz çocuklar…çocuksuz anneler…bizim gibi,bu günü yaşayamayanlar,bir de gelecek kaygısı…Benim oğluşum da delikanlılık duygularını tatmadı tatmayacak… O kadar eksik var ki hayatında….Yine çok güzel noktalara değindiniz,hissettiklerime tercüman oldunuz,iyi ki varsınız,iyi ki yazılarınıza ulaşabiliyorum…Keşke,inşallah,belki devletin şefkatli kollarını bulabilir evlatlarımız.
    Oğluşunuza ve size sevgiler.Anneler Günümüz kutlu olsun.

    • Zehra hanımcım dilerim evlatlarımız geç de olsa hayatı ucundan yakalamayı başarırlar. Dilerim sadece kendi eşi ve çocuklarının şefkatli kollarında güzel bir ömür sürerler…. Sevmek sevilmek hepsinin hakkı…

  • Bu yazıları hep okudum, okudum ağladım ama yazmaya hiç elim varmadı. Sanki hiç bir babanın evladı otizmli olmamıştı. Benim ki niye olsun ki? Oğlum 12 aylıkken tanıştık otizm ile 2007 Kasım ayı doğumlu ve o günden beri yaşıyoruz. Ama dediğim gibi sanki babalar bu işin içinde hiç yoktu. Bu süreçte hiç bir şeyin dışında kalmadım kalmamaya çalıştım ama eşim yani siz anneler farklı bir yerdesiniz. Cümleler çıkmıyor. Söylenecek tek şey var sizlerin eli öpülmeyi gerçekten hak ediyor. Anneler gününüz kutlu olsun.

    • Anneler günü kutlamanız için çok teşekkür ederim Salih bey. Babalar hiç içinde olmaz mı? Olur elbet. Biz bizzat bunu yaşıyor ve görüyoruz.Sizi çok iyi anladığımı düşünüyorum. Genellikle biz anneler ister istemez işin içine biraz daha fazla dalıyoruz. Belki de şartlar bunu gerektiriyor ya da Anneliğin doğası gereği pes etmeyi bilmiyoruz…. Duygu dolu babaya sevgilerimi gönderiyor şimdiden babalar gününüzü kutluyorum. İyi ki varsınız..

  • Anneler günü benim icin 365 günün icinde canimin en cok yandigi gün olurdu. Cok aglardim “ben anne degilmiyim, benim oglum bana “ANNE” bile demiyor” diye. Cok sükür o günleri geride biraktik. Simdide cadi gibi car car konusan bir oglum var:) Hatta ona kizdigim icin “anneler gününü kutlamicam iste” diye tehdit etti beni. Ama genede kutladi kalpli birde kart hazirlamis kendi elleriyle. Benim icin dünyanin en en güzel hediyesiydi. Anneler günü geliyor diye karalar baglamiyorum artik. Allah hic bir anneyi bu kelimeyi duymaktan mahrum etmesin…

Kategoriler

Ekemiş Posta Kutunuzda

Arşivimiz

error: Content is protected !!