Kendinizden hiç özür dilediniz mi?

Kendinizden hiç özür dilediniz mi?
Bu yazıyı kendime yazıyorum.
Yer yer alıntı, hatta birkaç paragrafı da çalıntı olabilir. Yazdıklarım bazılarına doğru, bazılarına yanlış gelebilir. Ama düşünce sistematiği bana yanlış gelmiyor. Yanlış bulan kişisel gelişimciler olacaktır elbette. Ama onların da ne kadar geliştiklerinin gerçeğini görebilmeyi ve bayan doğru insan olabilmeyi çok isterdim doğrusu.
Ama ben buyum ve kendimden özür diliyorum;
Bu kadar naifken, güçlü olmaya çalıştığım,
İçim kan ağlarken gülümsediğim,
Had bildirenlere eyvallah dediğim,
En fenası da olduğum gibi olduğum için…

“Ego, dünya üzerinde insana dair ne tür şeytanlık ve meleklik varsa hepsinden sorumludur. Egosunu tanıyan ve onu eğiten insan kadar güçlü bir varlık yoktur. Onu yalnız ölüm durdurur “ diyenler de var,
“Ego; insanın özgüven, özsaygısının oluşturduğu kendini sevmesi ve değer vermesiyle şekillenen bir kavramdır. Egosu olmayan insanlar, aslında olmayan, yaşamayan insanlardır” diyenler de..
Bir yandan  “ Sevdiğiniz ve değer verdiğiniz biri ya da birileri size haksızlık edip, üzüyor, size zarar veriyor ise karşılığında;

 

“Kusura bakma sen benim için değerli de olsan ben daha fazla bana zarar veren birini hayatımda tutamayacağım.” diyebilmelisiniz.”

 

“BEN” i yani kendinizi korumaya başlıyorsanız, orada sağlıklı düzeyde bir “ego” var demektir, ki bu çok iyi bir şeydir “ diyenler de az değildir…
Diğer taraftan , size ne kadar zarar verip, kırsa üzse de, “Olsun bana bir şey olmaz, ben gene de severim onu, zaten gerçek sevgi “rağmenli sevgi” de bu değil midir?” diyerek kendinizi kandırabiliyorsanız eğer, işte burada hiç olmayan bir EGO ve dozu oldukça fazla olan SOSYAL EGO var demektir.  Ki bu oldukça sağlıksız bir şeydir.” diyen psikologlar da var…

 

Sosyal ego, kendinizin dışındakilere karşı hissettiğiniz saygı, sevgi ve değerle ilintili bir kavramdır. Sosyal ego, yani başkalarının ne yaptığını, nasıl düşündüğünü, neye ihtiyacı olduğunu düşünüp onları sevmek, değerli bir şeydir. Fakat her şeyde olduğu gibi  ego ve sosyal ego ‘nun her ikisinde de dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta vardır.  Ne kadar yüksek ya da az dozajda  oldukları, yani ölçülerini ayarlayabilme konusu çok şey fark ettirir.  
Sosyal egosu çok yüksek insanlar kendinden daha çok başkalarını önemseyerek hareket eden, kendini başkalarını mutlu etmeye adamış insanlardır. Egosu çok yüksek insanlar da kendini başkalarından daha çok düşünen ve önemseyen insanlardır. Önemli olan nokta, her şeyde olduğu gibi orta noktayı uyum içerisinde oluşturabilmektir.

Ne kendinizi yok sayacak kadar sadece vermek, ne de başkalarını yok sayacak kadar sadece almak…

Kıymetli olan verebildiğiniz gibi alabilmektir de aslında…

“Özür dilemek sizin haksız, karşı tarafın haklı olduğu anlamına gelmez… Karşınızdaki insana verdiğiniz değerin, egonuzdan yüksek olduğunu ifade eder.” demiş bir ünlü psikolog da…

Kendinizden hiç özür dilediniz mi?

Kendime bir özür borcum var,
ruhuma,
yüreğime
gereken
değeri göstermediğim
ve hatta samimiyetim
iyi niyetimden şüphe duyulduğunu göremeyecek kadar saf olabildiğim için
kendime bir özür borcum var…

Bu arada alıntı,çalıntı dediğim kısım kırmızı ile yazılı olanlardı belirtmeden geçmeyeyim. Bir ara okumuş bir yerlere kaydetmişim, kime ait hatırlamıyorum…,

Bunca yazdım durdum,

İşte bunlar hep EGO!

Serpilgül