20 Mart 2013 tarihinde yazdığım bir yazı ama link kırılmış. Üzgünüm yeniden yayınlamaktan başka çarem yokmuş.
eski link burası ama açılamıyor. Devamını yenisinden okuyacağız artık.
Bu gün Facebook hazretlerinde bir paylaşım görünce geçen sene yaşadığım tecrübe aklıma geldi. Bu konuyu paylaşmamın otizmli annelerine bir katkısı olur diye düşündüm. Umarım vereceğim bilgiler aydınlatıcı olacaktır…
Geçen sene oğlumun sebebi bilinmeyen tikleri ve ciddi kasılmaları olunca nörologdu, çocuk doktoruydu gezdik ve bir çok fikir ve bilgi aldık.
Neticede viral kökenli bir ensefalit gerçeği ile yüzleşmek zorunda kaldıysak da başlangıçta kötü huylu bir tümör olasılığına karşı bazı testler yapılmıştı. Bunlardan biri de timus bezi tümörü idi…
Timus bezi iki göğüs kafesimizin tam da orta hattında ve ön bölgesinde soluk borusunun önünde yer alan bir yerde ikamet eder.(genellikle)
Kendisi bağışıklık sistemimizi buradan yönetir. Bağışıklığı yönetmekle kalmaz aynı zamanda bazı hormonların salgılanmasında da aktif bir görevi vardır. Dolayısı ile mutluluk hormonu salgılaması ile de ilişkilidir.
Kendisi çocuklukta daha büyükçe olup yaş kazanımı ile birlikte küçülür. Tevekkeli o sebeple biz yetişkinler büyüdükçe mutsuz oluyoruz.
Baksanıza zalim bez biz büyüyünce küçülüyormuş. Biz de diyoruz ki ‘’ Biz büyüdük kirlendi dünya, büyüdükçe mutsuz olduk.Küçükken ne de güzel mutlu mutlu yaşıyorduk.’’
Şaka bir yana oğlumun timus bezi tümörü ön tanısı alması ,arkasından yapılan görüntüleme yönteminde de şüpheli bir görüntüye ulaşılması hiç de komik ve eğlenceli değildi. Öldük öldük dirildik. Sonunda biyopsi kararı bile alındı. Ama biz deneyimli bir radyolog ile görüşerek oğlumuzda ciddi travma yaratacak bir uygulamayı başlamadan engellemeyi başardık.
Altı ay izleme kararı alındı.Neticede de böyle bir sorun olmadığı asıl sorunun viral kaynaklı ensefalit olduğu ortaya çıktı.
O ara timus bezi nedir, ne işe yarar? Çok araştırmıştık. Tüm bunları yaparken de Otizmli çocukların bazılarında gördüğümüz bir davranışın nedenini de anlamış olduk.
Meğer Timus bezi ne kadar çok titreşirse bağışıklık sistemine o kadar iyi gelişirmiş. Hatta bir o kadar da mutluluk hormonu salgılarmış…. Bilirsiniz ya da görmüşsünüzdür bazı otizmli çocuklar tam da timus bezinin bulunduğu noktaya elleri ile vurarak darbe indirirler. Tüm bunları boşuna yapmıyorlarmış. Vücut bazen bize ne yapmamız gerektiğini hatırlatıyor demekki…
Ülkemizde aşırı üzüntü anında özellikle de bayanların gögüslerine vurduklarını görmüşüzdür. Bu olay tamamen beyin tarafından yapılan yani refleks kaynaklı bir hareket olasa gerek. Kişi göğsüne vururken Timüs bezini titreştirir ve üzüntü kaynaklı bağışıklıkta olacak olan direnç kaybının önüne geçer. Mesele bu kadar basitmiş. Eskiler cenazelerde ağlarken göğüslerine vurmazlar mıydı ? Hatta bu davranış modeli pek çok yöremizde hala devam etmekte değil mi?
Biz eskileri beğenmiyoruz ama ne varsa eskilerde var. Hayat tecrübesi dedikleri şeyi de gözardı etmemek lazımmış…
Hayat bize bunu ilginç yöntemlerle öğretiyor.
Sonuç olarak kahkaha bağışıklığın ilacı .Eskiler ne demiş? ‘’ Bir kahkaha bir Kg pirzolaya eş’’
Hayata daima gülümseyerek bakmaya çalışıp bol kahkaha atalım ki sağlıklı kalmaya devam edelim.
Biz Otizm annelerinin bu uyarıya ciddi ihtiyacımız var. Bazılarımız çoğu zaman gülecek şey bulamıyoruz , timus bezimize hafif hafif vursak mı ne yapsak?….
Sevgiyle ve sağlıkla kalın…
Serpilgül Vural
Add Comment